Bir bebeğiniz olacağını öğrendiniz ve onu kucağınıza alacağınız günü sabırsızlıkla bekliyorsunuz... Tabii gebelik dönemi, bebeğinizin sağlığını da doğrudan etkilediği için beslenmenize, yaptığınız egzersizlere de dikkat ediyorsunuz. İşte, yaşam kaynağı olan suyun vücudunuz için önemi bu dönemde de çok büyük! Gelin, şimdi, hamilelikte vücudun susuz kalması ile ilgili bilmeniz gerekenleri sıralayalım.
Yeterli miktarda su tüketmek organlarımızın görevlerini zorlanmadan yerine getirebilmelerinden daha mutlu hissetmeye kadar pek çok konuda görev üstlenir. Söz konusu hamilelik dönemi olduğunda ise dehidrasyon; bebeğinizin yeterli beslenememesi sebebiyle anne karnında iyi gelişememesine, düşük amniyotik sıvısı sebebiyle erken doğuma, az süt üretimine ve daha pek çok olumsuz duruma neden olabilir1. Dilerseniz bu konuda detaylı bilgi almak için “Hem Siz Hem Bebeğiniz İçin: Hamilelik ve Emzirme Döneminde Bol Su İçmenin Faydaları” yazımızı okuyabilirsiniz.
Hamilelik döneminde de vücudun susuz kalmasının nedeni, aslında vücuttan çıkan suyun geri alınmamasıdır. Vücutta oluşan su kaybının çeşitli nedenleri olabilir:
Vücut suya duyduğu ihtiyacı bazı belirtilerle gösterir. Bu belirtiler dehidrasyonun seviyesine göre farklılık gösterebilir:
Eğer gebelikte dehidrasyon semptomlarını çok yoğun yaşıyorsanız doktorunuza danışmanızın faydalı olacağını not düşmeden geçmeyelim.
Susama hissi, vücuttan %1-%2 oranında sıvı kaybı olduğunda gerçekleşir5. Oysaki normalde olduğu gibi, gebelikte de susuzluk hissinin oluşmasını beklemeden gün içerisinde vücudun ihtiyacı olan suyu yavaş yavaş tüketmek gerekir. Eğer yeterli sıvı tüketebilmek için “Gebelikte ne kadar su içmeliyim?” sorusunun yanıtını arıyorsanız, bu sorunun cevabının yaş, kilo, yapılan egzersiz, hatta yaşanan iklim gibi kriterler doğrultusunda değişebileceğini belirtelim. Hamilelikte su tüketim miktarı ile ilgili en sağlıklı bilgiye hekiminize danışarak ulaşabilirsiniz.
Evet, hamilelikte vücuttaki susuzluğu engelleyebilmek için yeterli miktarda su içmenin öneminden bahsettik. Fakat mide bulantısı gibi sebeplerle “Gebelikte su içemiyorum.” diyenlerin sayısı da hiç az değil. Bu durumda doktorunuza danışarak suyun içerisine salatalık, çubuk tarçın, limon gibi sebze ve baharatlar ekleyerek suyun tadını değiştirebilirsiniz. Ayrıca taze sıkılmış meyve suyu, bitki çayları, su bakımından zengin meyve ve sebzeler tüketerek de su ihtiyacınızın bir bölümünü karşılayabilirsiniz. Tabii bu, beslenme düzeninizle ilgili bir konu olduğu için doktorunuza danışmanız gerektiğini bir kez daha hatırlatalım.
Beslenmenin yanı sıra sıcak havada dışarıda çok vakit geçirmemeye ya da ağır egzersizler yapmamaya özen gösterebilir ve bu sayede terleme oranınızı düşürüp vücudunuzdan daha az sıvı çıkmasını sağlayabilirsiniz6.
Bebeğiniz için en iyisini istediğinizi biliyoruz ve gebelik döneminde yeterli miktarda su tüketmeniz de onun sağlıklı gelişimini etkileyen konulardan biri. Fakat tüketilen su miktarı kadar suyun kalitesinin de önemli olduğunu unutmamalısınız.
İçme suyu olarak pek çok evin tercih ettiği ambalajlı sularda, açılıp tüketilmeyi bekledikleri sırada, ne yazık ki bakteri oluşumu görülebilir7, 8. Diğer bir deyişle, temiz suya ulaşmak için suyun tazeliğinden emin olmak gerekir. Arçelik su arıtma cihazları ise suyunuzu dört aşamalı sistemi ve ters ozmos teknolojisi ile arındırıp taze ve iyi suya kolaylıkla ulaşmanızı sağlar. Sağlığa zararlı olabilecek maddeleri %99,8 oranında ayrıştıran Arçelik su arıtma cihazları sayesinde siz de bebeğiniz de güvenle su içebilirsiniz.
Bu arada “Sağlığı Her Şeyden Önemli: Bebeklerde Su Tüketimi Hakkında Bilmeniz Gerekenler” yazımızı okuyarak bebeklerde su içme süreci hakkında pek çok bilgiye ulaşabileceğinizi de not düşelim.
Bu blog sadece bilgi amaçlı olup, sağlık tavsiyesi içermez. Profesyonel tıbbi yardımın yerine geçmeyeceği gibi, teşhis ve tedavi için de kullanılamaz. Bu blogda okuduğunuz herhangi bir içerik nedeniyle tıbbi yardım almayı ihmal etmeyiniz.
